İş Hayatına Nasıl Atılınabilir?

Her yeni mezunun en büyük kaygısı olan iş hayatına atılmak kişini kendisine ve elde ettiği fırsatlara göre değişiklik gösterir.

Doğru Zaman Ne Zaman?

Günümüzün değişen dünyası ve iş koşulları; pek çok anlamdaki rekabeti de beraberinde getirmiştir. Bu rekabet; kimi zaman olumlu sonuçlar doğursa da kimi zamanda büyük balığın, küçük balığı yediği durumlara sebep olabilmektedir. Bu yüzden doğru seçilmiş bir iş kolu, bu iş kolundaki kendi yeteneğinizi fark etmiş olmanız ve bu bağlamda bir iş planı ile programlama yapmanız oldukça önemlidir.

İş hayatına girmek için doğru zamanın beklenmesi, oldukça mühimdir. Çünkü yanlış zamanlama içerisinde olan doğru bir bilgi bile yanlışların kapısını açabilir. Bu hataya gerek olmamaktadır. Çünkü her insan iş hayatına, hep daha ilerisini yapmak ve daha ilerisine gitmek maksadı ile atılmak ister. Bu isteğinin de direkt olarak sonucu para olmaktadır. Para genel olarak büyük bir motivasyon kaynağıdır. Bu yüzden işe yeni başlayan kişilerin de başlıca amaçlarından bir tanesi daha iyi bir para kazanma girişimi yapıyor olmaktır.

İş hayatına nasıl atılabilir düşüncesi az çok her insanda olan bir düşüncedir. Her çalışanın aklından, bir gün kendi işinin olabilmesi düşüncesi geçer. Burada asıl nokta, işe başlayabilme cesaret ve birikimini; insanın kendi içerisinde bulmasıdır. Bu birikimden kastımız, sadece maddi anlamda bir birikim değildir. Tamamen bilgi ve birikim anlamında da yeterlilik, bu birikimi oluşturan parçalar arasındadır.

Planlama Yapın

İş hayatına atılmak için; öncelikle önünüzü görebileceğiniz bir iş planına sahip olmalısınız. Bu plan içerisinde; hem maddi yani finansal konular hem de oldukça birikim gerektiren durumlar söz konusudur. Her açıdan tam ve doğru anlamda donatılmış bir raporu kendiniz için oluşturmalısınız. Bu oluşturduğunuz plan doğrultusunda hareket etmeli ve sonucunda da faydayı sağlayacaktır.

İş hayatına atılırken hazır bulunması gereken bir diğer konu da maddi birikimdir. Maddiyat, sermaye anlamına gelmektedir. Sermayenize güveniyorsanız ve sizi bir süre ileri götürecek bir paranız var ise, o ay zarara uğrasanız bile, gelecek ayı garanti etmiş olacağınız için daha rahat bir çerçevede hizmet vereceksiniz.

İş hayatına nasıl atılacağı konusunda cesaretli davranmalı, iş planınızı hazırlamalı, maddi bakımdan yeterliliğinizi sağladıktan sonra, kendinizi eğitim anlamında da gerçekleştirmelisiniz. Bir konu üzerinden bir iş yapmak isterseniz, o konuya ilişkin olan bütün detaylara muhakkak hakim olmalısınız. Her duruma hâkim olmasanız bile en azından büyük bir kısmını bilmeniz gerekir.

Kamu ya da Özel Sektör Seçiminizi Yapın

İş hayatına atılmak farklı iki sektörde de çalışmak ile mümkün olmaktadır. Bazı insanlar için memuriyet, en mantıklı kavram ve iş alanı iken; bazı insanlar için de özel sektörde çalışmak çok daha avantajlı bir durum oluşturacaktır.

Örneğin İşletme mezunu birini baz alabiliriz. Bu insan hem özel sektörde hem de devlet sektöründe iş anlamında sorumluluğu olabilecek kapsamda olan biridir. Çünkü özel sektör bazında çalışan bir firmada İnsan Kaynakları, Finans, Pazarlama, Organizasyon, Satış, Muhasebe ve bu kulvardaki pek çok departmanda bu İşletme mezunu olan kişi, direkt olarak çalışabilir. Çünkü İşletme; içerik bakımından tüm bu alanlara yatkın bir eğitim vermektedir.

Aynı kişinin tercihi devlet de olabilir. Bunun için A grubu KPSS’ye girmelidir. Bu sınav dahilinde; atanacağı yerdeki; belediyeler, vergi daireleri ve kamu kurum ve kuruluşlarındaki kendine ait her türden departmanda kolaylıkla çalışabilmektedir.

Kamu Sektöründe İş Hayatına Atılmak

Özel sektör ya da kamu sektöründe çalışmak; kişilerin kendi istekleri dahilinde karar vermelerini gerektiren bir seçim olarak karşımıza çıkmıştır. Devlet sektöründe çalışmak isteyen kişiler için; sözleşmeli, ücretli ve kadrolu seçenekleri bulunmaktadır. En garanti olarak görülen kadrolu bir iş için KPSS ile atanmak ve sözleşme süresini tamamlayarak kadroya geçmek gerekir.

Ücretli seçeneği ile genelde dönemlik ya da mevsimlik işçi alımları yapılmaktadır. Bu işçiler genel anlamda 6 aylık bir periyod düzeninde, belediyenin ya da herhangi bir müdürlüğün uygun gördüğü konumda çalışırlar. Sonrasında ise o kurumda kalıp, kalmamaları belli değildir. Baştan da bunu kabul ederek, işe girişler sağlanmaktadır.

Aynı bölümdeki diğer bir başlık ise sözleşmeli işçilerdir. Bu işçiler; devlet altında çalışan, ücretli kadar az hakka sahip olmayan ancak kadrolu çalışanlar kadar da hakkında yüksek imtiyaz bulunmayan kişilerdir. Dönemlikten daha uzun süre çalışırlar ve bir sözleşme dahilinde işe girerler. Maaşları da bu bağlamda; ücretliden fazla, kadrolu çalışandan ise daha azdır.

Kadrolu çalışan olarak bilinen memurlar ise atama ile görevlerine gelirler. Bu atama için gerekli olan ilk şey; lise ya da üniversite mezuniyetidir. Lise mezunları da belediyelerde çalışabilir ancak departmanları belirlenmiş ve biraz daha kısıtlanmıştır. Bu çalışmayı sağlamak için de KPSS zorunlulukları vardır. Üniversite mezunu olan bir kişinin, KPSS’ye girdikten sonra belediye ya da devletin herhangi bir kurumuna, gerekli sınav puanının alınması ile ataması yapılır. Aksi bir durum olmadıkça, bu kişi; devletten, emekli olur. Uzun süreli bir çalışma durumudur.

Özel Sektörde İş Hayatına Atılmak

Özel sektörde ise durum daha farklıdır. Özel sektörde, bir sınav şartı bulunmamaktadır. Bunun yerine, detaylı olan mülakatlar istenmektedir. Sektörden sektöre devlet ve özelin farklı noktadaki avantaj ve dezavantajları bulunmaktadır. Bu, tamamen sizin meslek seçiminiz ve alan seçiminiz ile alakalıdır.

Özel sektörde çalışmak isteyen kişilerin görevi, direkt olarak ilanı verilen işe başvuru yapmak ve bu işe uygun olduğunu hazırlamış olduğu CV yardımı ile ilgili kuruma belirtmektir. Özel kurum bu bağlamda başvuru yapan her adayın, özgeçmişini dikkatle inceler ve aralarından birini seçmek için, bu kişiler ile görüşür. Burada önemli olan; kendinizi çok iyi ifade etmeniz ve bu işe en uygun kişi olduğunuzu, sizi işe alacak olan kişiye gerek anlatım, gerek ise vücut diliniz ve diksiyonunuz ile ona anlatmanızdır. Oldukça özenli bir anlatım, iyi ve ikna edici bir konuşma; işe alım konusunda oldukça önemlidir.

Kendi İşinin Patronu Olmak

Devlet ya da özel sektörde çalışmak istemeyenler için de kendi işini yapma fırsatı doğabilir. Burada ilk olarak karar vermeniz gereken konu; ne iş yapmak istediğinizdir. Buradan hareke ile yapacağınız işe dair detayları oldukça geniş çaplı olarak öğrendikten sonra da iş planınızı uygulamaya geçebilirsiniz. Bu uygulama safhasında; doğru yer seçimi, doğru mekan seçimi ve bu bağlamda kaliteli hizmet anlayışı, yapacağınız seçimler için oldukça önemli bir yer tutmaktadır.

Eğer bir pastane açacaksanız; çevrenizde size rakip olacak birçok pastanenin olmasından ziyade, daha sığ ancak müşteri bakımından işlek bir yerde işletmenizi kurmanız çok daha önemlidir. Pazar yeri analizinin iyi yapılmış olması, bu bakımdan hayati önem taşır. Özellikle yeni işe atılacak bir adımda, dikkatli bir tavır ile davranılması gerekir.

İlerleyen süreçte ortaya çıkabilecek sorunlara karşı da bir çözümünün olması, bir diğer önemli faktördür. Çünkü farklı sorunlarla karşılaşılıp, başka problemler ile yüz yüze gelebilen insanlar için hayatın her döneminde bir fikrinin olması oldukça mühimdir. Bir işletmeyi devam ettirirken de yine bu kapsamda risklerin önceden belirlenmiş olması ve buna göre önlem alınması, kişileri oldukça karlı bir duruma getirecektir. Her türlü riske karşı bir cevabı olan işletmeler için, ileriye yönelik bir adım atmak oldukça kolay olacak ve kara geçme durumu da bir o kadar hızlı bir şekilde gelişecektir.